Bildirilecek bir ‘Esenlik Rüzgârı’ mevcutsa eğer
Ya mevsimi değil
Ya da karakavruk yüzüme değmeyecek kadar inatçıdır
Bilirim inatçıdır
Nice yirmi üçler
Sıcak kahveler beklemektedir sabahlarımı
Bulutları, yazılmamış ilahi lafızlara
Karıncaları, fısıldayan peygamber elçilerine benzeteceğim
Tütünden sararan bıyığımı omzuma sileceğim
Mavi gözlü gayrı bakireler sevip
Bir dudak kıvrımından cesaretleneceğim
Mısralarıma barutlu marşlar
Kanımı kaynatacak kanlı davalar güdeceğim
Yorgun saçlarımın akranı bin küsur yalnızlığı,
Sarsak hırgür ile sertelenen dünyanın
En uç kıyısından, bir balıkçı kasabasından
Denize dökeceğim
Dillendireceğim
Kılına kıyamayıp kınında çürüttüğüm isyan kılıcımın müsebbip olacağı kır saçlara razıyımdır
Çünkü bilin
Sevgilimdir benim hayat
Yasak kitapların verdiği illegal hazlar gibidir sevgilim
Okuduktan sonra susmak
Dünyaya razı gelip baştan aşağıya tekrar inşa etmemeye çalışmak
Hayli zehirlidir
Böyle bilinsin duyulsun
Piyangolardan kimselere çıkmaz;
Sert marşlar,
Ezberlenen manifestolar
Kara sevdalar, ihanetler
Dul sevgilinin öz evlatları sevilmeden
Hayata ‘Sevgilim’ denilmez