Yazar 14:16 Deneme 103 • One Comment

Geç Kalmışlık Hissi

Bir çınarın altında oturmuş, gelen geçeni izliyordu. Hava günlük güneşlik, arnavut kaldırımlı sokak cıvıl cıvıldı. Herkeste bir yere yetişme telaşı, bir koşturmadır gidiyordu. Bir an düşündü. Neyin telaşıydı bu, nereye yetişiyorlardı? Acaba kendisi de gecikmiş miydi bir şeylere o çınarın altında? Gökyüzüne baktı. Bulutların arasından görünüyordu güneş.

Oh, dedi. Geç kalmamışım, hala burada.

Arada gözünü alsa da uzun uzun izledi gökyüzünü. Düşündü ‘’Nasıl da sonsuzdu mavisi. Başka kaç şey vardı bu kadar sonsuz olan?’’ Sonsuz olanları düşündü. Sonra keşke sonsuz olsaydı dediklerini. En sevdiği şarkının, keman sesinin sonsuz olmasını diledi. Su verdiği begonvilin dallarının, bahçedeki limon ağacının kokusunun sonsuzluğunu…

Sahi geç kalmış mıydı bir şeylere?
Belki de…
Olsun yine de çok güzeldi mavisi.

Hala bir koşturmadır gidiyordu insanlarda. Kimse görmemiş miydi orada duran boş bankı? Önünden epey kişi geçmişti. Yanında duran kediyi de mi görmüyorlardı.  Bembeyaz…
Kimse okşamamıştı henüz başını.

Bir süre durakladı biri bankın önünde. Ayakkabılarını bağladı ve devam etti yürümeye. Gözden kaybolana kadar izledi onu. Düşündü… O beyaz kedi bir daha ne zaman gelirdi bankın yanına ya da güneş bir daha ne zaman ışıldardı aynı bulutların arasından? Ne zaman aynı kokuyu taşırdı rüzgar bir daha o banka?

İnsanlar telaş içindeydi
İnsanlar geç kalıyorlardı.
Belki de o yetişemiyordu bir şeylere…
Sahi yetişemiyor muydu bir şeylere?

Close