Yazar 16:41 Şiir 101

Martılara Adil Davranmıyor

1
ölüm bir taşa kazınca fiziksel
peki ya yaşam, hangi mertebede kuddusi
bir mor misine tavaf ederken eti
ufkuma daralırken göz kapaklarım
bir kadını kıyasıya soyarken- göz kapaklarım-
o an anlarım, hangi kuşun eti piçtir, hangi deri para eder
o mümtaz o keşmekeş doğanın, kanununa
yavan uyan bizlerden bir ufak hediyedir tezek
2
ben damlarken yurdumun arpalarına
dağlarken taze bir kibriti, mağrur kaldırım eşiklerinde
ben ağlarken çingenin kirli avcundaki meteliklerde
bağırırken doyasıya, nidalarken gökyüzüne o tan vakti
hem küfür ederken, hem utanç çökmüşken semaya
hem annemi taşır gibi bir kambur varsa göğsümde
o an trabzanlar kolum olur esamem okunmaz
3
karım gebe gibi bir çocuk içimde
dölümden yontma, satırlarımdan kıvrak, en bezgin attan inat
bir tortu, bir öfke gibi değil hayır
tanrıya ettiğim dogma dualar gibi gözüm kapalı sana
4
şimdi dostu yumrukluyor bir gölge
karbon bir paravan açılıyor
kısık gözlerle 5 arşın denizin üstüne
dostum ödüyor hesabımı
elleri, kısık gözlerimle demirden
bir yokuş büyütüyor beni
çarşafsız kadın cilveli şakıyor adımı
dostum ölüyor hesabıma
çünkü ben gelişi ne kadar diye hiç sormuyorum
gözümü bürüyen kısrak perdenin arkasında
5
kızına asılıyorlar lan artemis
kolları kelepçeli, sakalları çelik
uyruğumdan bir t sallanıyor
deprem bariz yalnız karınca çevik
hangi namünasıp kafiye bu bacımı kusturan
hangi şair kim şiir kim bu imansız
cevap devşir gouges adamlar fransız
6
keyfime tan ağırınca bakar kadın
çünkü elim bastırınca göğsüne, hayvanlar şakır
ve her çocuk sevince ayrılır kağnısından
bunu bildiğimden arkadaşım bunu bildiğim kaşır kemiğim
o meşgul nasırların, yağlı saçların savaşçısını
7
sen gül diye dost, karım
bir elim yakasındadır alçıpan tahtın
her mevsim gibi köpürmüş bulutların yazı da
martılara hiç adil davranmıyor
onlar aslında yüze de biliyor

Close