Ne demiş Vauvenargues, -İnsancıl olmadıkça adil olamazsın. (Bir fransız yazardan alıntı yaparak ironi yapıldı )
Herkes için kısıtlanmış bir adalet yapısı var. Ben biraz vicdani yani kişinin yatağına yattığında rahatsız olması gerekirken, mışıl mışıl uyuduğu adalet hakkında konuşacağım. Ah insan nasılda sonsuz savunma içinde kendini, en iyisini, en doğrusunu yaptığına o kadar emin ki, bunun hakkında düşünmüyor bile. Bir olay içinde ben merkezci tavrıyla o kadar meşgul ki, manipüle etmekte ustalaşmış.Yalandan nefret eder insan, ama kendi yalan söyler. Sadece sevdiği insanlara söylemez çünkü onun için yalan söylememek değer vermediği, sevmediği insanlar için geçerli değildir.
Dedikodu,ahlak hakkında öyle güzel kılıflar geçirmiş ki, kendi bile inanmış gerçek olduğuna. Ne zor insan olmak, en çokta başkalarına karşı en çokta sevmediğin, hayatında sana yararı olmayanlara karşı.Ne dersin Sayın Okuyucu, çok mu gittim insanların üzerine çok mu kırdım, incittim onları? Ama bedel ödemek gerekmez mi? Bazen yaptıkların için bazen de sustukların için.
”Haksızlığa karşı susan dilsiz şeytandır” demiş Hz. Ali biri de çıkıp dememiş ben bir şey yapmadan neden kötü biri oluyorum. Tabi ne kadar gaflette de olsa vicdan, susmuyor. Düzeltebileceğin işlerin daha kötüye gitmemesine, insanların daha fazla acıya maruz kalmamalarına engel olabilirdim ama yapmadım.Çünkü susmak kolay ve acısız geldi.Acı çeken yaşam hakları olmayan çocukları, kadınları görmezden gelmek daha kolaydı.
”Ama eğer menfaatlerimi engelleyecek, malımdan çocuğumdan eksiltecek bir şey olursa merak etme bütün insani haklarımı kullanırım” demek çok daha iyi.Çünkü ben ve değer verdiğim, bana göre sevilmeyi ve değer görmeyi hak edenler insanlar dışında yaşama ,barınma ,mutlu olma hakları olmayan insanları neden savunayım söylesenize.Hem ben ne yapabilirim ki, tuttuğum takımın kabul edilmeyen 10 golü yüzünden Avrupa Mahkemelerine dayanmaktan çekinmeyen ben ,kıyafet özgürlüğü adına meydanlarda çıplak gezip tepki çeken ben, ölen bir sürü Orta Doğu, Afrika,Asya insanı için ne yapabilirim. Başka ülkelerin zenginlikleri ile gücüne güç katan, yaptıkları sömürgenin siyasal ve ekonomik değerde yer edinmesi için bakanlık kuran, batı için onların eğitimleri harika diyen, çocukları en üst düzeyde eğitimler alıyor diyen bana, Irakta 5 6 milyon çocuğun eğitim yaşlarına gelmeden ölmesi umursamam gereken bir durum mu? Ben ”kendi evladımın ,k endi mal varlığımın derdindeyim” dediğimiz vicdanlarımız(!) ne kadar adil değil mi?
Sadece Gündem olunca üzüldüğümüz ama dua etmeyi bile çok gördüğümüz Filistin,Doğu Türkistan, Myanmar ve daha binlercesi hala bu acıları çekerken, evet Sayın Okuyucu dolar çok yükseldi, ekonomik kriz bizi de vurdu görüyor musun biz de etkilendik.
Tüh!
Sustuğumuz hayatları yaşamak üzere olmak bizi korkutuyor.Sıranın bizim malımıza, evladımıza gelmesi kalbimizi ürpertiyor.O zaman artık konuşma vakti çünkü ipin ucu bize değdi, yılan artık bize de dokunuyor bin sene daha susardık ama, artık sesimizi çıkarma vakti. Şimdi başkalarında kaybettiğimiz insanlığı ve adaleti ortaya koyma vakti. Adalet tecelli ediyor bu mahkemede sen davacı değil davalısın. Sustuğun adalet yargısı sende tecelli edip susmaya, ya da canını yakmaya geliyor. Ama sanırım ses çıkarmak için hala geç değil, ama erken de değil acele et. Sadece kendi değerlerin değil, değer görmeyen göremeyen, görmesi istenmeyen herkes için çabala. Asıl o zaman gerçek Vicdani Adalet olacak.
Ben tek başıma ne yapabilirim deme, ben yaparsam herkes yapar de.
Bu arada ”Biz kendi işimize bakalım ,bunlara niye yardım ediyoruz” diyenler konuya dahil değil. Çünkü ben biraz vicdan kırıntısını içinde yaşatanlara, başkaları için gözünden yaş akıtmayı çok görmeyenlere seslendim. Ağızları vicdansızlık kokanlara değil.
Teşekkürler vakit ayırdığın için.Yorumlarında düşüncelerini belirtmen benim için önemli.