Yazar 16:44 Deneme 103

KİMSESİZ ÇİFTLİK

Peki yaşadığımız bu hayat nasıl bir hayattır ? Hadi yüzleşelim.

İnsan,tüketen bir varlıktır. Kendi menfaatleri doğrultusunda ilerleyen sürüdür. Kararlığından vazgeçen kimsesizdir.

Güçsüz,otoriter ideolojik kavramlar yaşayışımızda arkamızı bırakmazlar. Bunların başında başkaldırı ilkesi gelir. Ne zamana bıraktığımız,nasıla erdiğimiz bu ilke,normal bir rüyadan insanın olmayışına denk gelecek evrene geçişi gibidir. Geçişlerin sonunda menfaatler patlak verir. Sorumsuzca ilerler mevcudiyetsiz varlık. Elindekini boş sulara gömer. Bu boş sularda bulduğu bir meyve vardır. Ama çürüktür. Beslenmiş bir kabuk gibi koruyucusunu bulmaya çalışır. Ne yaptıysa bir türlü bu kabuğu soyamıyor. En son aldığı kararla sürüsüyle bir yere yerleşip güneşin batışını bekler. Buradaki eylem aslında sahip olunan arzın kısmi bir hurriyete kavuşmasıdır. Kimilerimiz bunun için doğruluk spotu üzerinden çözüm yasası arar. Bu da yolumuzu şaşırmamıza sebebiyet verir.

“Çözüm yasası adaletli davranırsa ne söyler bizim kimsesizlerimiz,”diye düşünmekten kendimi alıkoyamıyorum.

Kurallar gereği sağır bir mevcudiyete sahip olduğumuz için er geç bu adaletin sağlanması yönünde koşullar sunuyoruz otoriteye. Bunlar arasında tabii suçsuz bir lider var. Soyadı gereği suçunu kendisi itiraf etmek istemiş. Ne istiyoruz bu liderden ? Suç ortağı yok mu ? Saatini fırlatmış mıydı otoriteye ?

İşte bu sorular tüm kabiliyetimizle sorunsuz bir çiflik yaratmak için soruldu. Lider aslında karşı otoriteye bağlanmıştı. Suçu yüzünden bu sırrı kendine kabul ettirmek yerine kimsesizlere emanet etti. Böylece suç ortağını da bulmuş olduk. Ayrıca taktığı saatin ona kimin hediye ettiğini de muhakeme ettik.

İşte kayıtsız hayatımızla yüzleşme zamanı bitti. Korku dolu vakitler artık hayata kalmıştı.

Close